HZ. EBÛ ZERR (radiyellâhu anhu)’NUN DUASI

HZ. EBÛ ZERR (radiyellâhu anhu)’NUN DUASI Hz. Ali (kerramellâhu vecheh) anlatıyor; “Bir ara Cebrail (aleyhisselâm), Rasûlullah ﷺ’e gelmiş. Onlar henüz birlikte iken Ebu Zerr (radiyellâhu anhu) çıkagelmiş, Cebrail (aleyhisselâm) onu görünce; – “Ebu Zerr” demiş. Bunun üzerine Allah Rasûlu ﷺ şöyle demekten kendini alamamış: – “Ey Allah’ın Emini (Cebrail)! Siz Ebu Zerr’i tanıyor musunuz?” Cebrail (aleyhisselam): -“Evet. O göklerde, yerdekinden daha ünlüdür. Oralarda O’nu tanımayan yoktur. Bu da her gün iki defa yaptığı duadan ileri gelmektedir. Melekler O’na hayrettedirler. İstersen çağır da ona o duayı soruver” deyince, Rasûlullah ﷺ, Ebu Zerr’i çağırmış ve şöyle demiş: – “Ey Ebu Zerr! Her gün yaptığın dua var mıdır?” Ebu Zerr: -“Evet, anam-babam sana feda olsun, ey Allah’ın Rasûlü ﷺ! O duayı herhangi bir insandan işitmedim. O, sadece Rabbimin bana ilham ettiği on cümledir. Her gün iki kere onu söylerim. Bunu da şöyle yaparım: Önce kıbleye karşı yönelirim. Allahu Teala’yı bir miktar tesbih (Subhanallah) ederim, bir miktar tehlil (La ilahe illallah) ederim ve bir miktar da hamd (elhamdulillah) ederim, sonra da bir miktar tekbir (Allahu ekber) getiririm. Daha sonra şu on cümlelik duayı yaparım: اَللّٰهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ إِيمَانًا دَائِمًا. وَ أَسْأَلُكَ قَلْبًا خَاشِعًا. وَ أَسْأَلُكَ عِلْمًا نَافِعًا. وَ أَسْأَلُكَ يَقِينًا صَادِقًا. وَ أَسْأَلُكَ دِينًا قِيَمًا. وَ أَسْأَلُكَ الْعَافِيَةَ مِنْ كُلِّ بَلِيَّةٍ. وَ أَسْأَلُكَ تَمَامَ الْعَافِيَةِ. وَ أَسْأَلُكَ دَوَامَ الْعَافِيَةِ. وَ أَسْأَلُكَ الشُّكْرَ عَلَى الْعَافِيَةِ. وَ أَسْأَلُكَ الْغِنَى عَنِ النَّاسِ. Ellâhumme innî es’eluke îmânen dâimen, Ve es’eluke qalben xâşian, Ve es’eluke ilmen nâfian, Ve es’eluke yeqînen šâdiqan, Ve es’eluke dînen qiyemen, Ve es’eluke’l-âfiyete min kulli beliyyetin, Ve es’eluke temâme’l-âfiyeti, Ve es’eluke devâme’l-âfiyeti, Ve es’eluke’ş-şukra ale’l-âfiyeti, Ve es’eluke’l-ğinâ ani’n-nâsi. Allah’ım! Senden daimi bir iman dilerim. Ve Senden korkan bir kalp dilerim. Ve Senden faydalı ilim dilerim. Ve Senden doğru bir yakin dilerim, Ve Senden dinini dosdoğru yaşamayı dilerim, Ve Senden afiyetin tamamını ve devamını dilerim. Ve Senden verdiğin afiyetten dolayı Sana şükretmeyi dilerim. Ve Senden beni insanlardan mustağnî kılmanı (Senin dışında kimseye muhtaç etmemeni) dilerim. Bunun üzerine Cebrail (aleyhisselam) şöyle dedi: “Ey Muhammed ﷺ! Seni hak olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki, ümmetinden her kim bu duayı okursa, denizlerin köpüğü, yeryüzündeki toprağın sayısı kadar günahı olsa bile bağışlanır. Ümmetinden rastladığım herhangi bir kimsenin kalbinde bu dua bulunursa, Cennetler ona âşık olur. İki melek de devamlı olarak onun bağışlanmasını diler. Cennet kapıları ona açılır ve melekler ona şöyle seslenir: “Ey Allah’ın velisi, hangi kapıdan istersen gir Cennet’e.” (Şeyh Hakîm et-Tirmizî, Nevâdiru’l-Usûl fî Ma’rifeti Ehâdîsi’r-Rasûl ﷺ)